DEMRE'DEKİ "NOEL BABA KUTLAMASI" ENTRİKASI

İSLAM ARALIK 93

Şahadet ederim ki Allah birdir; şer(ki, naz(ri, eşi, oğlu, misli, benzeri yoktur; Efendimiz Muhammed-i Mustafa O'nun hak resulüdür, (hir zaman neb(sidir, h(tem-ül-enbiy(sı ve eşrefül-ver('sıdır, sallallahu aleyhi ve (lih( ecmain!

Sonsuz hamd olsun ki (lemlerin rabbı, kain(tın halıkı Mevl(-yı mütealimiz, l(tfu ve rahmeti tecellisi olarak, tarih boyunca, her insan topluluğuna, onları irşad edecek ve Hakk'a götürecek peygamber göndermiştir, gerçek sayısını ancak Allah bilir; o seçkin kullarına emirlerini vahyetmiş, kitaplar indirmiştir.

Ne kadar tam ve tutarlı bir süreç, ne kadar doğru ve mantıklı bir inanç. Ne kadar güzel bir lütuf.

Fakat ne yazık ve ne müessif ki bütün peygamberleri o yüce Allah gönderdiği halde, eski ümmetlerin ekseriyeti yeni gelen peygambere t(bi olamamış, yersiz ve haksız bir taassup ile, eski, hükmü geçmiş, değişmiş ve köhnemiş inanca bağlı kalmakta diretmiş, Allah'a (si ve yeni peygambere k(fir olmuş, ahiretini heba eylemiştir.

Mesel( yahudiler böyle birçok haksız işler yapmış ve hatt( kendilerine gönderilen bazı peygamberleri öldürmüşlerdir.

Yahudilerin çoğunun, Allah'ın kulu ve peygamberi olan ve yeni bir şeriatle gönderilmiş, kendisine İncil indirilmiş bulunan, Hz. İsa aleyhissel(m'ı kabul etmeyip k(fir oldukları gibi, maalesef hristiyanların çoğu da, devrine yetiştikleri Allah'ın habibi, peygamberlerin serveri, mümin ve müttekilerin en şerefli önderi Hz. Muhammed aleyhis-selam'ı kabul edememiş. Allah'a (si olmuş, hak yoldan sapmış, dalalete düşmüşlerdir. Halbuki ellerinde onun hak peygamber (paraklit) olduğuna dair nice nice deliller mevcut bulunuyor ve bu gerçeği içlerinden bir çoğu çok kesin bir şekilde biliyorlardı.

Herkes duysun, incelesin ve öğrensin ki: yeryüzündeki bütün dinlerin mensuplarının ve gayet tabi(, bu meyanda yahudi ve hristiyanların, İslam'a girmesi, Hz. Muhammed aleyhissel(ma inanması, Kur'an-ı kerime ve şeriat-i garr('ya uyması Allahu Teala'nın KESİN EMRİ'dir; ama onların çoğu -hem Allah'a inandığını söylüyor- hem de onun bu emrini tutmuyorlar. Bu çok korkunç bir vebal ve çok açık bir dal(ldır. Ayrıca Hristiyanlar maalesef Hz. İs( aleyhisselamın emirlerini de tağyir ve tahrif eylemiş dinlerini bozmuşlardır; hem "Allah -h(ş(- ÜÇ'ün üçüncüsüdür" (ekanim-i selase'den biri, yani; Baba) diyerek, hem de Allah'ın kulu ve elçisi Hz. İsa aleyhis-selam için "O Allah'ın oğludur" diyerek kafir olmuşlardır. Dinlerinin halihazır inancı, akıl ve mantığa ters, gerçek din ve inanca aykırı, takv( ve insafa sığmaz bir iftir(dır, hurafedir. Hem kendileri sapmış, hem de milyonlarca insanı dalalete sevk etmiş durumdadırlar. Bu da yetmişyormuş gibi kurdukları muazzam misyoner teşkil(tları ile harıl harıl müslüman ülkelerde de çalışıyor, insanları doğru inançtan ayırmağa, şirke ve küfre düşürmeğe uğraşıyorlar.

Müslümanları temiz din ve pakize imanlarından sinsi usullerle ayırmayınca da zalimleşiyor, perde arkasından çeşitli fitneler çıkarıyor, entirikalar çeviriyor, günah işliyor, birçok yerde müslümanları eziyor, öldürüyor ve sömürüyorlar. Ahirette mahkeme-i kübrada halleri ne olacak, Allah'a ne cevap verecekler, peygamberlerinin yüzüne nasıl bakabilecekler, bilmem! Şüphesiz içlerinde bu gerçekleri gören, öğrenen, anlayanlar da vardır ki, Allah bazılarına hidayet nasip ediyor da İslamla müşerref oluyorlar. Hatta papazlarından, alimlerinden, piskoposlarından bile nice ihtida edenler var ki, bir çok misalini tarih kitapları ve bugünkü yayınlar kaydediyorlar.

Hal ve hakikat böyle iken şimdi de kalkmışlar, batıl ve şirki allayıp pullayıp halka yutturmağa çalışıyorlar; güzel ülkemizin Demre (Kale) kasabasında Noel Baba'yı bahane ederek, güya "dünya sulhu" için hristiyanlık törenleri tertipliyor, haçlı, putlu, papaz cübbeli, sivri külahlı, buhurdanlı, vaftiz sulu, şatafatlı, gösterişli (yinler yapıyor, içlerinden kıs kıs gülüp, keyifli keyifli kasılıyorlar, televizyon kanalları da bunları, mal bulmuş mağribi gibi, yayınlıyor, müslüman mahallesinde salyangoz satmağa çalışıyor; "ülkemiz ve dinimize kasdediliyor; örfümüz ve milli kültürümüz katl ediliyor" diye oturup ağlanması gerekirken bazı merciler gaflet ve dalalet ve hatta küfür ve hiyanet içinde bu oyunlara alet oluyor, destekliyor.

Eğer hristiyanlar "dünya sulhü"nü bu kadar istiyorlarsa bu ayinleri bizim o müslüman kasabamızda değil de nice zulümlerin cereyan ettiği Sırbistan ve Hırvatistan'da, Ermenistan veya Hindistan'da yapsalar ya! Bunca çoluk çocuğun, masum ve mazlumun öldürülmesini durdursalar ya!

Aferin Diyanet İşleri Başkanımıza ki bu oyunu apaçık gördü de davet olunduğu halde oradaki merasimlere katılmayacağını önceden kesin bir protesto ile beyan eyledi. Allah celle celalühu öteki ilgilileri de nevm-i gafletten ikaz eylesin!

Aziz müslümanlar gözünüzü dört açın, gaflete düşmeyin. Allah'ın rızasını kazanmak için pür dikkat, gece gündüz çalışın ki çok kritik günlerde yaşıyor, çok fitne ve belalara maruz ve muhatap bulunuyoruz.