ÖNSÖZ

Ramazan ayına toplumumuzun her kesimi duyarlı... Ramazan gelince camiler doluyor, teravihler kılınıyor, mukabeleler okunuyor. Hacı teyzeler koltukaltlarında Kur'an-ı Kerim'lerle camilere mukabele dinlemeye gidiyorlar. İkindiden sonra, sıcak pide almak için fırınların önünde kuyruklar oluşuyor. Akşam yaklaşınca trafikte bir hareketlilik gözleniyor. İftar vaktinde sokaklar boşalıyor. Büyük şehirlerin modern semtlerinde bile bu havayı görmek mümkün...

Evlerde çok önceden hazırlıklar yapılıyor. İftarlar veriliyor. Fakirlere sadakalar, zekâtlar, yardımlar ulaştırılıyor. Evlerde bir bolluk, bereket, huzur farkediliyor. Gece Ramazan davulları çalınıyor. Sahur vakti evlerin lambaları yanıyor, sahur yemekleri yeniyor. Her gün bir bayram coşkusu içinde geçiyor.

Bunlar yeterli mi?.. Orucun hikmeti nedir, niçin oruç tutuluyor?.. Ramazanın fazîletleri ve incelikleri nelerdir?.. Ramazanın hayrından ve bereketinden daha çok nasıl istifade edebiliriz?.. İbadetlerimizin kabulü için nelere dikkat etmeliyiz?.. İşte bunun gibi problemlerin çözümüne yardımcı olacağı düşüncesiyle, Prof. Dr. M. Es'ad Coşan Hocaefendi'nin 1995 yılı Ramazanında muhtelif şehirlerde yapmış olduğu sohbetlerden bir bölümünü ilginize sunuyoruz.

Bu sohbetlerde önce üçaylar üzerinde durulmuş, kısa bilgi verilmiştir. Daha sonra ayet ve hadislerle orucun hikmetleri ve faydaları anlatılmış; ramazanın bir aylık bir takvâ kursu olduğu ifade edilmiş, nefis terbiyesi yönünden önemine dikkat çekilmiştir. İnsanları takvâya yöneltici hadis-i kudsîlere yer verilmiş ve Ramazandan en iyi şekilde yararlanılması için tavsiyelerde bulunulmuştur.

Kitabı hazırlarken konuşma kasetlerinin temininde yardımcı olan kardeşlerimize teşekkür ediyoruz. Bu çalışmamızın, Ramazanı daha güzel geçirme ve Ramazandan daha çok istifade etme yönünde okuyucuya faydalı olacağını ümid ediyoruz.

Dr. Metin ERKAYA

Sincan, Ocak 1996