ÖNSÖZ
Ülkemiz, tarihî ve jeopolitik konumundan dolayı devamlı karıştırılmak istenmekte, iç ve dış şer odakları tarafından provakasyonlar düzenlenmektedir. Bir kısım faili meçhul cinâyetler ve provakatif kitle olayları bahane edilerek, alevî-sünnî meselesi sık sık gündeme getirilmektedir. Basın ve yayın organlarında, televizyonlarda, radyolarda, açıkoturum programlarında ileri-geri çeşitli şeyler söylenmekte; her iki taraf birbiri hakkında önyargılarla, varsayımlarla hareket etmektedir.
Bu arada, Peygamber SAS Efendimiz'in sevgili dâmâdı, halifesi Hazret-i Ali Efendimiz'in ismi çok zikredilmektedir. Sünnî kesimde, Hazret-i Ali Efendimiz baş tacı edilmekte, hayatı, menkıbeleri halk arasında okunmakta, ismi çocuklara konulmaktadır. Kendilerine Alevî ismini almış müslüman gruplar ise, Hazret-i Ali Efendimiz'i çok sevmekte ve onu kendilerine rehber edindiklerini iddia etmektedirler.
O bakımdan, toplumu bilgilendirmek, çeşitli müslüman gruplar arasında diyaloğu sağlamak, hak ve hakîkatı ortaya çıkarıp herkesi ona davet etmek amacıyla, Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN Hocamız tarafından Hazret-i Ali Efendimiz'le ilgili dersler başlatılmıştır. Bu derslerde Hazret-i Ali Efendimiz'in sözleri okunup, izah edilmektedir.
İlki Avustralya'da yapılan bu derslerin yazıya geçirilmesiyle hazırladığımız bu çalışmada, Hazret-i Ali Efendimiz'in tavsiyelerinden bir demet, okuyucuya sunulmuştur.
Hocamız'ın daha önceden yayınlanan, Hacı Bektâş-ı Velî Hazretleri'nin Makàlât adlı eserini ortaya koyan çalışması, kamuoyunda güzel tesirler uyandırmıştı. Burda arzettiğimiz konuşmalarının da her kesim için faydalı olacağını ümid ediyoruz.
Başta Mehmed Ali Torlak Bey olmak üzere, Avustralya'daki konuşmaları çözüp bize gönderen kardeşlerimize de teşekkür ediyoruz.
Dr. Metin ERKAYA
Sincan, Şubat 1995