AİLEDE SORUMLULUK

KADIN VE AİLE NİSAN 88

Kutsal kitabımız Kur'an-ı Keram'in Nisa Suresi 34. Ayetinde yüce Rabbımız "er-ric(lü kavv(müne alen-nis(" buyuruyor ki: "Beyler hanımlar üzerine görevli ve hakimdirler" demektir.

Ayet-i kerimede geçen "kavvam" kelimesi; bir şeye bakan, muhafazasına görevli, işlerini çekip çeviren anlamına gelen "Kaaim" kelimesinin mübalağa sigasıdır." Son derece ileri ileri derecede k(im demek olur. Bu tabir ailede erkeğin kadına hakimiyetinin zalimane ve despotça değil mertçe ve centilmence olacağına işaret ediyor. Anlaşıldığına göre erkekler, evlerinin, eşlerinin, aile ve çocuklarının dünyevi ve uhrevi tüm işlerini titizlikle yürütmek, onları görünen, görünmeyen her tehlikeden olanca güçleriyle korumak, iki cihan saadetlerini basirtle sağlamak, maddi ve manevi menfaatlarını aşırı bir ihtimamla kollamak görevine, yüce Allah tarafından tayin edilmişlerdir, ama şartlı olarak! Bu ayet, bir taraftan erkeğin aile reisliğini tescil etmekle beraber, öbür yandan da kadınların korunup, kollanmasını ihtar selahiyetin arkasında vazifelerini tam yapmadığı takdirde sorumlu tutulacağı tehdidini de ihtiva ediyor.

Bugün kaç aile reisi, bu sorumluluğun şuurundadır!

Binlerce Müslüman aile, karısı, kocası ve çocuklarıyla, İslam'dan bihaber yaşıyor maalesef! Onlar için ana hedef para, lüks ve konfor olmuş. Allah'ın emirleri, yasakları unutulmuştur.

Birçok aile de kendi içinde çekişme ve bunalımda; ya bey, ya hanım, ya da yetişen çocuklar İslami bilgiden yoksun, imani şuurdan mahrum durumdadır.

Şaşılacak bir şey ki bazan da hanımların beylerden daha şuurlu olduğu, erkeklerin onları çekip çevirip yönetmesi gerekirken, onların beylerini kurtarmağa çırpındığı görülüyor.

Nitekim ben de gittiğim şehir ve kasabalarda, dolaştığım dış ülkelerde beylerinden çok daha dindar ve mücahid nice hanımlar gördüm Allah kendilerinden razı olsun! Onların iman kuvveti, hizmet aşkı ve himmeti maalesef eşleri olan erkeklerde yok. Bu kahraman hanımlar, evin binbir meşakkatli işi ve çocuk yetiştirme güçlükleri yanısıra bütçeye mali destek olacak işler yapıyor, namaz kılmayan haylaz kocalarını yola getirmeğe, inançsız olan eşlerini irş(d etmeğe, içki içen beylerini vaz geçirmeğe kumara dadanmış aile reislerine çoluk çocuklarına karşı sorumluluklarını hatırlatmağa, dışardan dost edinmiş vefasız eşlerini eve bağlamağa çalışıp duruyorlar.

Mesela şu anda önümde bulunan mektupta şunlar yazıyor:

"Kocam zalim mi zalim, dinden-imandan bihaber, anlayıştan eser yok, ahlakını anlatmam, haram-helal ayırmaz, faiz yer, benim şahsi emeklilik maaşımı gasb eder, zekat sadaka vermez, aç yetim gözetmez."

"Baştan ben bununla evlenmeyecektim; o zaman söz verdi. Namazımı kılacağım, Allah'ın emirlerini yerine getireceğim, diye 26 senedir sözünde durmadı; şimdi ben ümidimi kesmiş gibiydim. Alnı bir defa secdeye gelmiş değil. Dört çocuğum bu cahil baba elinde ziyan oldu. Çocuklarıma ben Kur'an öğretiyordum, kendi engelledi, "bu kadar insan cehenneme gidecek de bir tek sen mi cennete gideceksin" dedi. Yavrularım şimdi hristiyanlarla yaşıyorlar, çektiğim vicdan azabını tarif edemem. Yeter ki benim ibadetime dil uzatmasın diye, her ne derse yaparım, yine de yaranamam o zalime; kızar, söylemeğe haya edeceğim laflar söyler; ne Allah'ım, ne dinim, ne kitabım kalır.. Şimdi benim bu adamla evliliğimi sürdürmem caiz mi?.. vs."

Sevgili anne babalar, ilerde böyle berbat kocalık ve aile reisliği yapacak evlatlar yetiştirmeyin. Çocuklarınıza Allah'tan korkmayı, O'nun emirlerine uymayı, yasaklarından kaçınmayı iyi öğretin. Sizin ve bizim asıl işimiz Allah'ın rızasını kazanmaktır, şu fani dünyanın değersiz meşgaleleri, geçici zevk ve eğlenceleri değil. Kendiniz iyi müslüman olun ki çocuklarımız da iyi olsunlar. Sevgi ve şefkatle onları güzel eğitmek elinizdedir; bu fırsatı kaçırıp dünya ve ahiretin cezalarına uğramamağa çok itina gösterin. Allah c.c. basiretinizi açsın, nusretiyle sizleri hakyolda teyid eylesin!