İMANI, AHDİ, AZMİ, AŞKI VE ŞEVKİ TAZELEMEK...

Prof. Dr. M. Es'ad COŞAN

Medine, 6 Aralık 1997

Pırıl pırıl aydın, güneşli, sıcak bir ilkbaharı andıran, temiz, güzel bir günde yazımı size mübarek Medine-i Münevvere'den yazıyorum. Peygamberimiz Muhammed-i Mustafa, sallallahu aleyhi ve Alihî ve Sahabihî ve men tebiahû bi-ihsanin ecmaîn, bir hadîs-i şerifinde:

"İman da, gönüller de zamanla yıpranır; imanınızı "LA İLAHE İLLALLAH" diye diye yenileyiniz" buyuruyor.

İmanlarımızın, aşk, şevk ve heyecanlarımızın zaman zaman tazelenmesi lâzım. Bunun için çok kitap okumalıyız; güncel olayları dikkat ve ibret gözüyle takip etmeli, fikir yazılarını, büyük yazarların mühim makalelerini iyi takip etmeli, her sabah kendi kendimize: "Bugün Allah için ne yapabilirim, ne gibi hayrlar işler, sevaplar kazanabilirim?" diye sormalıyız...

Namaz, zikir, Kur'an-ı Kerim kıraati gibi ibadetlerimizi, tadını çıkara çıkara, özene özene, tefekkür ve tedebbür ile, aceleye getirmeden, hakkıyla îfâ ve edâ eylemeliyiz...

Fakirleri, düşkünleri, zavallı ve mazlumları aramalı, bulmalı, teselli etmeli, maddeten desteklemeli, gönüllerini yapmalı, dualarını almalıyız...

Hastaneleri, yetimhaneleri, evde yatan hastaları dolaşmalı, yoklamalı, dertlerini paylaşmalı, tedavîlerine yardımcı olmalı, bize candan dua etmelerini sağlamalıyız; Allahu taalâya bize verdiği sıhhat ve afiyet, sağlık ve sağlamlık için çok şükürler eylemeliyiz...

Özellikle cum'a günleri, olmazsa mümkün olan tatil zamanlarında, vefat etmiş büyüklerimizin, yakınlarımızın, dostlarımızın kabirlerini ziyaret etmeliyiz, onlara hatimler, Yasin'ler, Tebareke'ler... v.s. okumalıyız. Çünkü onların da, diriler, yaşayanlar kadar sevgiye, duaya, ziyarete ihtiyaçları vardır. Ölüm her şeyi kesip, koparıp, bitirmiyor, dostluklar, yardımlar, ilişkiler, ihtiyaçlar devam ediyor, hattâ daha da artarak, sâfîleşerek, hasbîleşerek, güzelleşerek...

En mühim, en sevaplı, en faydalı, en güzel işlerimizden biri de dostlarımızı, arkadaş ve kardeşlerimizi, müminleri, hattâ hayvanları, bitkileri sevmek, korumak; onlarla iyi ilişkilerimizi en yüksek düzeyde sürdürmek, geliştirmek, ülfet etmek, gönül almak, yardım etmek, sevindirmek... Tüm Ümmet-i Muhammed a.s.'ın hayrını, iyiliğini, salahını, felahını, necahını, necatını istemek, bunun için olanca gücüyle çalışmak, uğraşmak, yorulmak, masraf eylemek, fedakârlıkta bulunmak....

Hele şu içinde bulunduğumuz mübarek aylarda malî ve bedenî imkânı varsa mukaddes beldeleri ziyaret eylemek, ömre yapmak, günahlardan arınmak, lahutî duygularla dolmak, gönülleri tertemiz, pırıl pırıl, pürnur eylemek, Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimizin kabr-i şerifini, mescid-i saadetini ziyaret eylemek, Kâbe'de Hacer-i Esved'i istilâm edip öperek, Medine'de Resulullah efendimizin Şebeke-i Mübarekesi önünde elpençe divana durup ahdini, sözünü, antlaşmasını tazelemek, iyi ve salih bir kul olma azmini perçinlemek...

Her fırsatta el açıp, secdeye kapanıp Yüce Mevlâmıza yalvarmak, yakarmak, yanmak, ağlamak, kendi için, yakınları için, dini için, ahireti için, vatanı ve milleti için, islâmî hizmetleri ve müslümanların hal-i perişan ve zarar ve ziyanları için gözyaşı dökmek, tazarru ve niyaz eylemek...

Cenab-ı Hak şu mukaddes ve mübarek günlerde Habîb-i Edîb-i ekremi ve İsm-i A'zam'ı hürmetine bizleri, sizleri, cümle din ve iman kardeşlerimizi, her türlü kötülük, zarar ve hasardan, müsîbet ve felâketten, ceza ve belâdan hıfz u himaye ve vikaye eylesin; şerleri hayra, hüzünleri feraha, dertleri afiyete, hastalıkları şifaya, sıkıntıları neş'eye döndürsün, her yerde, her işte, her zaman muînimiz ve destgîrimiz olsun.

Hepinizin Berat Kandillerinizi en derin sevgi ve saygılarımla kutlar, Dareyn'de cümlenize afiyet ve selâmetler diler, nice mutlu ve kutlu günlere saadet, devlet, izzet ve şevketle erişmenizi temennî ve niyaz eylerim.

İSLAM, Aralık 1997