SEÇİM SONRASI

Halil Necatioğlu

İSLAM, OCAK 88

Seçim oldu, bitti derken, birtakım açıkgözler seçim sonuçlarını İslâm'ın aleyhine yorumlamağa kalkıştılar. Güya Türkiye'de artık müslümanların gücü önemli ölçüde değilmiş gibi bir izlenem vermek istediler. Bu, onların içlerindeki temenni ve kuruntusudur.

Hayret ve ibret vericidir ki Avrupa basını da seçimde dîni partinin az oy almasına dehşetli sevindi.

Herşeyden önce belirtmek ve bilmek gerekir ki Türkiye'de dindar insanlar çoktur; Fakat tek bir partide toplanmak istememiş, çeşitli sebeplerle kitle ve propaganda partilerine oylarını dağıtmıştır. Seçim kanunu müsait idi. Eğer hepsi birtek ve aynı partiye oy verseler kâhir bir ekseriyetle iktidar olurlar, onun veya bunun himâye ve vesâyetinden kurtulur, birtakım samimiyetsiz siyasîlerin istismar ve aldatma çemberini kırar, kendi menfaatlerini dolaylı değil doğrudan doğruya, az değil tamamiyle koruyup kollama imkanını bulurlardı. Fırsat kaçırıldı, maalesefdindarlar henüz bu şuur ve bilgi seviyesinde değiller. Bu sonuçta bazı dînî grup liderlerinin basiretten, çağın gerektirdiği performanstan mahrum olması, sosyal ve siyasi meseseserden ilgisiz ve bîhaber bulunması önemli rol oynadı. sorumluluğun çoğu onlarındır; büyük vebal altında kaldılar. Elbette kendilerine göre savunmaları ve mâzeretleri vardır ama bunlar bakalım İnd-i İlâhîde geçerli olacak mı?!

Ülkemizde olaylar hâlâ çoklukla maalesef şahıslara, hayranlıklara, propagandalara, reklamlara, maddi menfaat ve çıkar hesaplarına göre verilir. Parti tüzük ve programlarını inceleyip tercihini ona göre yapan kaç vatandaş vardır? Kaç vatandaş, Avrupa Ortak Pazarına girerse sonuçların ne olacağını hesaplamıştır? Kaç vatandaş zengin yabancıların, yurdumuzun en güzel yerlerini para gücüyle kapayıp çevirmesine, camilerin yanında mantar gibi kiliseler bitmesine, ak tüylü koyun sürüleri yerine yeşil çayırlarda yağlı domuz sürülerinin gezmesine, hudutlarını Fırat'a kadar genişletmek isteyen Yahudîlerin Asala zihniyetli Ermenilerin, art niyetli misyonerlerin ülkeyi istila etmesine... rıza gösterir?... Halbuki büyük miktarda oy alan partilerin hepsi Ortak Pazar'a taraftardır. Avrupa eşte bunun için seçim sonuçlarına seviniyor. Biz kendi menfaatlerimiz nerede olduğunu kestiremiyoruz ama onlar işlerini iyi biliyor, dostu düşmanı gayet güzel seçip amaçlarına bilinçli olarak ilerliyorlar.

Silkinmeli, kendimize gelmeliyiz. Aramızdaki husûmet ve ihtilâfları izâle etmeli, birbirimizi sevmeli, desteklemeliyiz. Bu bakımdan tasavvufa, dervişliğe şiddetle muhtacız. Ayrıca son derece de önemli günlerde yaşıyoruz; mühim gelişmelerin arefesindeyiz; milli bünyeyi takviye etmeğe, düşmanları iyi izlemeğe, var gücümüzle her türlü tehlikeye karşı hazırlanıp tedbir almaya mecburuz. İlmi araştırma ve incelemeyi kendimize rehber edinmeli sevgi ve şevketle çok çalışmalıyız.