DIŞ ÜLKELERE SEYAHATLERİN FAYDALARI

Genç ve kıymetli kardeşlerimizin tertiplediği, camiamızda âdetâ gelenekleşen, "Aile Eğitim Kampı" çalışmaları dolayısıyla iki haftadır yurt dışında seyahatteyim. Bir hafta İngiltere'de, bir hafta da Amerika'da geçti. İki güzel, zevkli, ilmî ve faydalı kamp yaptık, konferanslar verdik. Katılan kardeşlerimiz de, bendeniz de çok çok memnunuz; gelecek yıllarda da daha geniş organizasyonlar halinde tekrarını dilerim. Seyahat, inceleme ve görüşmelerimiz bir hafta daha devam edecek.

Amerika çok geniş, çok enteresan bir ülke; burada bizler tarafından yapılacak İslâmî çalışmalar İslâm alemi ve müslümanlar için çok olumlu, çok verimli sonuçlar sağlayabilir. New York'ta bizi ziyaret eden bazı Amerikan vatandaşı müslümanlar, Türkiye'mizden, bizden maddî ve mânevî destek ve yardım istediler. İnşaallah onlarla daha sıkı ilişkiler ve işbirliği imkânları doğar.

İslâm, ABD'de oldukça canlı ve hızlı gelişiyor elhamdü lillâh! Elimdeki bir kitapta (American Jihad, Islam after Malcolm X, p. 9) şu bilgiler yazılı:

"1993 Yılında ABD'de 5 ilâ 8 milyon müslüman var. (Şimdi 10 milyonu geçtiği tahmin edilmekte.) Bunların yüzde 42'si Afrika kökenli Amerikan; yüzde 24.4'ü Hindistan, Pakistan, Bangladeş asıllı; yüzde 12.4'ü Arap asıllı; yüzde 3.6'sı İran asıllı; yüzde 2.''ü Türk, yüzde 1.6'sı beyaz Amerikalı...

Ve Amerika'da 1993'te 200.000 müslüman işyeri, 1200 cami (şimdi 2500 kadar), 165 İslâmî okul, 425 İslâmî dernek, 85 İslâmî publication (dergi demek olmalı) var..." Bu sayılar bu yıllarda her halde daha fazla artmıştır.

İslâm buralara Kristof Kolomb gelmeden çok yıllar önce ulaşmış aslında. Abdullah Hakim Quick adlı yazarın Deeper Roots (1990) adlı eserinde yazdığı çok enteresan bilgilere göre: 1100-1166 milâdî yıllarda yaşamış olan meşhur Arap coğrafyacı el-İdrisî, kitabında kaydetmiş ki Lizbon'dan denize açılan gemiciler Amerika'daki Karaibler (Caribbean) bölgesinde Arapça konuşan yerlilerle karşılaşmışlardı.

800 milâdî tarihlerinde Faslı bir gemi Atlantik'i geçip Amerika'ya ulaşmıştı. Yine 889'da Haşhaş b. Said b. Esved adlı Kurtubalı bir kişi Atlas Okyanusu'nu geçip, Amerika'ya gidip geri dönmüştü.

Ayrıca Kızılderililerin de, Bering Boğazı'nın donduğu zamanlarda Sibirya'dan Alaska'ya geçtiği, oralardan da Amerika kıtası aşağılarına doğru yayılıp yerleştiği; Türk ırkı ile ilgili olduğu da artık isbat edilmiş bir hakîkat...

Bütün bunlar gösteriyor ki müslümanların ve Türklerin, Amerika ile ilgili enteresan tarihî ilişkileri var; istikbalde de inşaallah İslâm Amerika'ya iyice yayılacak!

Ülkemiz insanlarının son yıllarda gerek ticarî, gerek kültürel, gerek sosyal çalışmalar dolayısıyla dışa açılmasını âcizâne çok hayırlı bir gelişme olarak görüyorum. Bunu teşvik etmeli, imkânımız varsa biz de bu çalışmalara katılmalıyız. Bu hususta çok geri kalmışız, içimize kapanmışız. Başkaları dünyanın her yerine yayılmış, çok öncelerden.

Dünyanın her yerinde elhamdü lillâh müslümanlar var, onları ziyaret etmeli, tanımalıyız. Onlarla ticarî, kültürel, dînî ilişkiler kurmalı, işbirliği yapmalıyız.

Müslüman olmayan ülkeleri de gezmeli, görmeli, yakından tanımağa çalışmalıyız. İnsan böyle yapınca çok şeyler öğreniyor, çok hoş sürprizlerle karşılaşıyor.

İyi çalışırsak, birçok cahil ve gàfil insanı inşaallah, hidayete çekebilir, müslümanlığa kazanabiliriz. Bu ise tüm dünya zenginliklerine sahib olmaktan, Allah indinde daha değerli, daha sevaplı, daha kârlı bizim için...

Allah bizlere tevfikını refîk etsin; nusretiyle bizleri te'yid ve takviye buyursun; hayırlı işler yapmayı, üstün başarılar kazanmayı nasîb eylesin, iki cihanda aziz ve bahtiyar kılsın!

İslâm, Ağustos 1995