"ÜÇ AYLAR" KUTLU OLSUN!

Prof. Dr. Mahmud Es'ad COŞAN

Nurlu Receb ayı girdi, mübarek "Üç Aylar" başladı; hepimize ve tüm Müslümanlara kutlu olsun! Perşembeyi Cumaya bağlayan gece, meleklerin çok rağbet ettiği, Rahman'ın ihsan ve ikramının pek bol olduğu Regaib kandili idi. Geldi, geçti; istifade edenlere ne mutlu!

Din ve tasavvuf kitaplarımızda belirtildiğine göre Receb, --kadr-ü kıymetini bilen çalışkan müminler için--olağanüstü hayırlı ve ibadetlerin sevabı müzaaf ve katmerlidir. Sevgili Peygamber Efendimiz Muhammed-i Mustafa, --sallallahu aleyhi ve alihi ve sellem-- bu ayda özellikle çok nafile oruç tutar, ibadet ve taate ragbetini daha bir artırırdı. Müminler de O'nu kendilerine örnek almalıdır.

Buyruluyor ki, Receb tohumunu ekme; Şaban tarlaya bakma, Ramazan da oluşan mahsülü toplama ayıdır. Onbir ayın sultanı Ramazanın şahane manevi havasına ve eşsiz ruhani hayatına ulaşabilmek için hazırlıklara şimdiden girmek şarttır.

Hayat uzun, devamlı ve ciddi bir imtihandır. Bu imtihanı başaramıyanlar sonunda büyük hüsrana uğrayacaklar.

--Allah saklasın--

Çağımızın ve günümüzün insanı bu gerçeği bilmiyor. Hatta bazı şuursuz Müslümanlar bile hayatlarını dinin hükümlerine uygun düzenlemiyor, gaflet ve cehaletle ömür sürüyor, kafirler gibi hareket ediyorlar. Mübarek aylar, kandiller gelip geçiyor, farkında değiller; fırsatları kaçırıyorlar, kendilerini tehlikelerden korumuyor, istikballerini mahvediyorlar. Acep Kuran-ı Kerimi okumazlar mı?!

Azamet, izzet ve celâl sahibi Rabbimiz Hacc Suresinin ilk ayetlerinde şöyle buyuruyor:

"Ey İnsanlar! Rabbınızdan korkup sakının: hiç şüphe yok ki kıyametin zelzele sarsıntısı çok muazzam bir şeydir. Bu müthiş hadiseyi göreceğimiz günde, emzikli anne bile, emzirdiği yavrusunu unutacak derecede zühule, telaşa düşer, her bebek bekleyen hamile kadın korkudan yavrusunu düşürür; ve sen insanları sarhoşlamış halde görürsün, halbuki sarhoş değillerdir ama ne çare ki Allah'ın azabı pek çetindir."

Sevgili ve değerli okuyucum!

Bu korkunç gün için bir tedbir ve tedarikin var mı?

Yüce Peygamberimiz --ona salat ü selam olsun-- Adem oğullarından binde dokuzyüz doksandokuzunun cehenneme, ancak binde birinin cennete gideceğini bildirince Sahabe-i kiram ağlaşmışlardır.

Sen, tüm sevdiklerinle ve sorumlu olduklarınla beraber o binde birin içinde olabilmek için ciddi gayret göstermek zorunda olduğunu bil; kendini ve çoluk çocuğunu, yakıtı taşlar ve insanlar olan cehennemden koru, bu dünyada eline geçen imkanları boşa harcama, fırsatları iyi değerlendir.

Gel, gözünü aç, tevbe et, yola gir, gayrete, aşka, şevke gel ki; yeni, güzel, ilahi bir mevsim başladı.

Bülbül ne yatarsın nevbahar oldu,
Çağrışıp ötmenin zamanı geldi!

K. Aile, Sayı: 47